açık


... bu çok anlaşılır ve açık, çünkü sen hayvan ...



ama


... ve işgüçü çalıyorsun, ama ben sadece eşek ...



anlamıyorum


... bunu anlamıyorum. ...



anlaşılır


... da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü sen ...



bakmalarını


... de eşeklere bakmalarını emrederim, bunun için ...



Ben


... nasıl satabiliyorsun? Ben çiftçilerden kuru ot ... ... Ben bunu anlamıyorum. ... ... işgüçü çalıyorsun, ama ben sadece eşek ...



benden


... senin fıyatların benden daha ucuz. ...



bir


... her pazar günü pazara bir eşek götürür ve çok ... ... Bir gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ... ... gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ...



birlikte


... birlikte senin fıyatların benden daha ucuz. ...



bu


... eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? ... ... da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü ...



bunu


... bunu anlamıyorum. ...



bunun


... bakmalarını emrederim, bunun için onlara para ...



Bununla


... Bununla birlikte senin fıyatların benden daha ucuz. ...



çalarım


... çiftçilerden kuru ot çalarım, ve hizmetcilerime de ...



çalıyorsun


... hayvan yemi ve işgüçü çalıyorsun, ama ben sadece eşek ...



çalıyorum


... ama ben sadece eşek çalıyorum!“ dedi. ...



çiftçilerden


... satabiliyorsun? Ben çiftçilerden kuru ot çalarım, ve ...



çok


... bir eşek götürür ve çok ucuza satardı. ... ... da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü ...



çünkü


... çok anlaşılır ve açık, çünkü sen hayvan yemi ve ...



da


... da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü ...



daha


... rakiplerinden daima daha ucuz idi. ... ... senin fıyatların benden daha ucuz. ...



daima


... fiyatı rakiplerinden daima daha ucuz idi. ...



de


... ve hizmetcilerime de eşeklere bakmalarını ...



dedi


... dedi. ... ... sadece eşek çalıyorum!“ dedi. ...



emrederim


... de eşeklere bakmalarını emrederim, bunun için onlara ...



eşeğini


... eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? Ben ...



eşek


... pazar günü pazara bir eşek götürür ve çok ucuza ... ... gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ... ... ama ben sadece eşek çalıyorum!“ dedi. ...



eşeklere


... ve hizmetcilerime de eşeklere bakmalarını ...



fiyatı


... fiyatı rakiplerinden daima daha ucuz idi. ...



fıyatların


... birlikte senin fıyatların benden daha ucuz. ...



götürür


... günü pazara bir eşek götürür ve çok ucuza satardı. ...



gün


... gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ...



günü


... Hoca her pazar günü pazara bir eşek ...



hayvan


... ve açık, çünkü sen hayvan yemi ve işgüçü ...



her


... Hoca her pazar günü pazara bir eşek ...



hizmetcilerime


... kuru ot çalarım, ve hizmetcilerime de eşeklere ...



Hoca


... Hoca her pazar günü pazara bir eşek ... ... Hoca da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü sen ...



için


... emrederim, bunun için onlara para ödemem. ...



idi


... daima daha ucuz idi. ...



işgüçü


... sen hayvan yemi ve işgüçü çalıyorsun, ama ben ...



kadar


... eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? Ben ...



kuru


... Ben çiftçilerden kuru ot çalarım, ve ...



nasıl


... eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? Ben ...



Nasreddin


... Nasreddin Hoca her pazar günü pazara bir eşek götürür ve ...



ödemem


... bunun için onlara para ödemem. ...



ona


... zengin eşek satıcısı ona:. ...



onlara


... emrederim, bunun için onlara para ödemem. ...



Onun


... Onun fiyatı rakiplerinden daima daha ucuz idi. ...



ot


... Ben çiftçilerden kuru ot çalarım, ve ...



para


... bunun için onlara para ödemem. ...



pazar


... Hoca her pazar günü pazara bir eşek götürür ...



pazara


... Hoca her pazar günü pazara bir eşek götürür ve ...



rakiplerinden


... fiyatı rakiplerinden daima daha ucuz idi. ...



sadece


... çalıyorsun, ama ben sadece eşek çalıyorum!“ dedi. ...



satabiliyorsun


... bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? Ben çiftçilerden ...



satardı


... götürür ve çok ucuza satardı. ...



satıcısı


... gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ...



Sen


... „Sen eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? ...



sen


... ve açık, çünkü sen hayvan yemi ve işgüçü ...



senin


... birlikte senin fıyatların benden daha ucuz. ...



Tabii


... da: „ Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü sen ...



ucuz


... daima daha ucuz idi. ... ... fıyatların benden daha ucuz. ...



ucuza


... bir eşek götürür ve çok ucuza satardı. ... ... eşeğini bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun? Ben ...



ve


... pazara bir eşek götürür ve çok ucuza satardı. ... ... kuru ot çalarım, ve hizmetcilerime de ... ... Tabii bu çok anlaşılır ve açık, çünkü sen ...



yemi


... açık, çünkü sen hayvan yemi ve işgüçü çalıyorsun, ...



zengin


... gün bir zengin eşek satıcısı ona:. ...